Ninova Haber - Perşembe günü, İsviçre'nin Cenevre kentinde somut bir çözüm alınmadan sona eren gayri resmî Kıbrıs zirvesi sonrasında, KKTC ve Kıbrıs Cumhuriyet arasındaki ilişkiler gerginleşiyor. Pazar gününden bu yana, Kıbrıs Rum ve Türk liderlikleri arasında 'bildiri savaşları' yaşanıyor. Ankara da, bu restleşmede yerini aldı.
KKTC Başbakanı Ersan Saner'in Rum tarafını tehdit etme noktasına geldiği süreçte, uzmanlar ve yerel sakinler Kıbrıs’ta toplumlar arası ilişkilerin 2002 öncesindeki karanlık döneme geri dönmesinden endişe ediyor. İki liderlik arasında gergin atmosferin hakim olduğu Kıbrıs’ta, salgın önlemleri kapsamında kapatılan sınırların ne zaman açılacağı meselesi ise belirsizliğini koruyor.
Cenevre zirvesinin son ermesinin hemen ardından Kıbrıs’a dönen Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, Paskalya Yortusu'nu kutlamak için yayınladığı yazılı açıklamada Kıbrıslı Rumlara ve Türklere seslendi. Anastasiadis, Türk tarafına suçlamalar yöneltti.
“Birkaç gün önce, bir kez daha Türk uzlaşmazlığını yaşadık. Bir kez daha yeni bir Osmanlı İmparatorluğu'nu hayal edenlerin küstahlığına tanık olduk” mesajını veren Anastasiadis açıklamasının devamında, “Türkiye ve Kıbrıs Türk liderliği Birleşmiş Milletler (BM) tüzüğünü hiçe sayarak, BM bildiri ve kararlarını hiçe sayarak, Avrupa Birliği'ni (AB) hiçe sayarak, BM Genel Sekreteri’nden kendilerinin yasa dışı hareketlerine suç ortağı olmasını isteyip Türkiye’nin alt yönetimi olan oluşumunun egemenliğini talep etti. Kıbrıs Türk liderin yazılı olarak sunduğu görüşler, Türkiye’nin gerçek hedeflerini bir kez daha kanıtlıyor. Bu hedefler diyakroniktir ve Kıbrıs’ın taksimini veya Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Türkiye’nin mandasına dönüşmesini amaçlar” ifadelerini kullandı.
Anastasiadis, Paskalya mesajında Rum tarafının Ankara ile Kıbrıs Türk liderliğinin ortak 'iki devletli' çözüm perspektifi karşısında AB ve BM nezdinde 'atağa geçeceğini' açıkladı. Bu bağlamda Rum tarafı, AB zirvesinde Kıbrıs sorunundaki tıkanıklığı gündeme taşıyacak. AB zirvesinden sonra Kıbrıs Rum tarafının durağı. BM ve uluslararası toplum olacak.
Anastasiadis, Kıbrıslı Türklere “Kıbrıs Türk vatandaşlarımız, Statüko, her iki toplum için kabul edilemez” mesajıyla seslendi ve şu ifadeleri kullandı:
“En kötüsü, bu statüko hepimiz birlikte Avrupa vatandaşları olarak barış, güvenlik ve refahın nimetlerinin tadını çıkaracağımız bir çözüme götürmez. Bunun için, saygıyla size hep birlikte yurdumuz için, sevdiğimiz Kıbrıs için bir bütün olarak mücadele vermemiz konusunda çağrıda bulunuyorum."
Anastasiadis’in açıklamasının ardından, Lefkoşa’daki Cumhurbaşkanlığı sarayından yanıt geldi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, sert tonda kaleme alınan bir yazılı açıklamayla Kıbrıs Rum liderliğine yüklendi.
“Cenevre’de 27-29 Nisan tarihlerinde gerçekleşen gayri resmi 5+BM toplantısında sunduğumuz eşit egemen iki devletin işbirliğine dayalı çözüm önerimiz büyük yankı yaratırken, Rum tarafı yalana ve iftiraya dayalı kara bir propaganda yürüterek, dünya kamuoyunu aldatmaya çalışıyor” vurgusunda bulunan Tatar, Anastasiadis’in Kıbrıslı Türklere 'vatandaşlarım' olarak seslenme hakkına sahip olmadığını, Kıbrıslı Türklerin ayrı bir devletin vatandaşları olduğunu belirtti.
“Bizler, Kıbrıs’ı 1571 yılında fetheden ve Türk yurdu yapan Osmanlı’nın torunları ve Türk oğlu Türk olmaktan gurur duyarız” diyen Tatar ayrıca “Müzakere masasına getirdiğim eşit egemen iki devletin iş birliğine dayalı önerim ise, Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğunun iradesi olup, bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesi olan Türkiye tarafından da desteklenmektedir” açıklamasında bulundu ve Kıbrıslı Türklerin, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamından yana olduğunu ifade etti.
Tatar’ın açıklamasına paralel olarak, KKTC Başbakanı Ersan Saner sert tondaki bir uyarı mesajıyla Kıbrıslı Rumlara seslendi. 2020 sonlarında Türkiye’nin desteğiyle Başbakanlığa gelen Saner Rum tarafına 'bedel' hatırlatmasında bulundu.Saner şu ifadeleri kullandı:
“Rum Yönetimi’ni yeniden uyarıyorum: Bir an önce gerçekçi olun ve Kıbrıs Türk halkının egemenliğini tanıyınız. Bunu yapmaz ve saldırgan tutumunuzu sürdürürseniz yaşanacak olumsuzlukların sorumlusu siz olacaksınız ve bugünleri de arar duruma geleceksiniz."
Kıbrıs Türk tarafının tehditkâr üslubuna, Rum tarafının yanıtı geçtiğimiz saatlerde Anastasiadis’ten geldi. Kıbrıslı Rum lider 'sabrın bir sınır var' uyarısında bulundu.
Kıbrıs Rum basınına göre Anastasiadis’in açıklaması şöyle: "Bizim çabamız, BM’nin AB’nin ve Türkiye üzerinde nüfus kullanabilecek ülkelerin Kıbrıs konusunda BM parametrelerinin dışına çıkan karşı tarafa orantılı bir tepki vermesini sağlamak adına uluslararası bir aydınlanma sürecinin parçasıdır. Sayın Tatar’a sormak istiyorum, Kıbrıs Cumhuriyeti kimliğine sahip 97 bin Kıbrıslı Türk bundan utanmalı mıdır? Gereksiz tartışmalara girmek istemiyorum ama herkesin sabrının da bir sınırı vardır."
Perşembe gününden bugüne dek Türkiye'den gelen açıklamalar Kıbrıs’taki yeni olumsuz atmosfere yeni boyutlar katıyor. Cenevre zirvesi sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Süreç 2-3 ay ertelendi ama ben yine de bir sonuç çıkacağını düşünmüyorum çünkü Rumlar samimi değil” yorumunda bulunurken Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kıbrıs’ta iki ayrı egemen devlet, demokrasi ve halk vurgusunda bulundu.
Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise Rum tarafına “Anastasiadis'in KKTCY'ye, Kıbrıs Türkü'ne karşı Avrupa'daki faşistlerin diliyle konuşan bir kişi olduğunu net bir şekilde yaptığı beyanlarından anlıyoruz. Yapmaya çalıştıkları şeyin, KKTC'yi yok etmek, hak ve menfaatlerini gasp etmek ve orada kendilerini bir egemen devlet olarak, Türk kesimini ise o egemen devlete yamanmış bir toplum parçası olarak bir kurgu peşinde olduklarını da biliyoruz” mesajıyla yüklendi.
Kaynak: Duvar
RSS
Twitter
Facebook
Youtube
Google+
Instagram
FUTBOLUMUZDA ETNO-SPORTİF ŞİDDET...
YANLIŞ BİLDİKLERİMİZ...
KAYBOLAN KIZ EFSANESİ…
ÖYLE ÇEK GİT...
KORKAK VE KÖR HÜKÜMET PROGRAMI...
SOKAKTAN MUTFAĞA: TAVUK KOKOREÇ...
AKP-MHP, SPOR YASASI İLE 3 BÜYÜK TAKIMIN KATARLILARA SATILMASININ ÖNÜNÜ AÇTI…
DİYARBEKİR GİBİ...
ÇİKOLATANIN KALP VE DAMAR HASTALIKLARI ÜZERİNE ETKİSİ…
RAKAMLAR HER ALANDA GERİLEDİĞİMİZİ GÖSTERİYOR…
KİME ÇALIŞAN GAZETECİLER?