HABER MERKEZİ
Ninova Haber - Aile kurumu içinde her çocuk anne ve babasıyla birlikte hayatını sürdürmeyi doğal gereksinimlerden biri olarak görüyor. Fakat çiftler arasında uyum ve mutluluk ortadan kalkmasına rağmen sürdürülmeye çalışılan evliliklerde, aile ortamı çocuklar için daha olumsuz bir atmosferi temsil edebiliyor.
Yapılan çalışmalar, boşanma süreci doğru yönetildiğinde, bu yeni sürecin çocuklar üzerinde; doğrudan travmatik bir etkisi yaratmadığını doğruluyor. Uzman Psikolog Damla Ardacoşkun, boşanma sürecindeki ebeveynlerin atması gereken ilk adımın çocuğa süreci doğru aktarmak olması gerektiğinin altını çizdi.
Çocuklara süreç anlatılırken dikkat edilmesi gereken en önemli noktanın çocuğun yaşı olduğunu söyleyen Uzm. Psk. Ardacoşkun, çocuğun yaş grubunun göz önünde bulundurularak yapılan ebeveyn açıklamalarının, sağlıklı bir iletişim için gerekli zemini sağladığına dikkat çekti.
Uzm. Psk. Ardacoşkun, evliliğini sonlandıran ebeveynlere, çocukların psikolojisini korumak için iletişimde kritik başlıklar olduğunu hatırlatarak şöyle dedi:
“Çocuklara boşanma kararı aktarılırken ideal olan, anne ve babanın çocuğa durumu beraber aktarmasıdır. Bu esnada çocuğun; güvende hissettiği, alışık olduğu, kendi odası gibi bir mekânda olması önemlidir. 3-5 yaş arası çocuklar, boşanma kavramını soyut olarak anlayacak, bilişsel yapıya sahip değildir. Bu sebeple; boşanma kelimesini kullanmadan, ayrı evlerde yaşama kararı alındığının bildirilmesi yeterlidir. ‘Annen ve baban artık ayrı bir evde yaşayacak, istediğin zaman onunla görüşebileceksin ve ona ulaşabileceksin.’ gibi kısa ve net bir açıklama yeterli olacaktır. Çocuğun sorularını cevaplamak gerekir. Bu yaş dönemi, çocuğun benmerkezci olduğu bir zaman dilimidir. Çocuk, yaptığı yaramazlıklar yüzünden; babasının evden ayrılacağını düşünebilir. Boşanma kararının; çocuğun davranışlarıyla bir ilişkisi olmadığı, yetişkinler arasında yaşanan sorunlarla ilgili olduğunun altı çizilmelidir.”
5 yaş sonrası çocuklarda, sosyalleşme ile birlikte boşanma kavramına dair fikirler oluşmaya başladığını anlatan Uzm. Psk. Damla Ardacoşkun, bu nedenle çocukların daha fazla açıklamaya ihtiyaç duyduğunu ve daha çok soru sorabileceğini söyleyen Ardacoşkun şöyle devam ediyor:
“Bu yaş grubunda, boşanmanın sebeplerine dair suçlayıcı olmayan, genel açıklamalar yapmak gerekebilir. Anne ve babanın; birbirlerini suçlayıcı konuşmaması, boşanma sebeplerini birbirine yüklememesi önemlidir. 12 yaş sonrası ve ergenlik dönemi ise çocukların boşanma haberine karşı genellikle tepkisiz kaldığı, duygularını paylaşmadığı bir dönem olarak ifade edilebilir. Burada, çocukların duygularını ifade etmelerine fırsat vermek, boşanma kararının sebeplerini daha detaylı paylaşmak ve sonrasında sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda detaylı açıklamalar yapmak gerekir.”
Boşanma sürecini çocuklara aktarırken bazı yaklaşımların her yaş döneminde aynı şekilde olabileceği ifade eden Uzm. Psk. Ardacoşkun, en önemli şeyin anne ve babanın birbirlerini suçlamadan konuşabilmesi ve boşanma kararından çocuğun kendini sorumlu hissettirmemesi olduğunun altını çizdi. Uzm. Psk. Ardacoşkun, çocukla boşanmanın yalnızca anne- baba arasındaki ilişkide bir değişiklik yaratacağının, çocuğun annesiyle veya babasıyla olan ilişkisinde bir değişiklik olmayacağının net bir şekilde konuşulmasının önemine dikkat çekti. Bu sayede çocuğun süreci ebeveynlerinden kopuş olarak algılanmayacağını belirten Uzm. Psk. Ardacoşkun, “Çocuğa anne ve babanın tekrar birleşebileceğine dair bir umut verilmemeli, bu konuda çiftlerin hemfikir olup kararlı durması gerekli” dedi.
Çocukların, anne ve babasından herhangi biri ile ayrı olsa da güvenli ve rutin bir ilişki geliştirmelerinin, ihtiyaç duyduklarında her ebeveynine rahatlıkla ulaşabilmelerinin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Uzm. Psk. Ardacoşkun, bu dönemde uzman desteği alınmasının da sürecinin sağlıklı yönetilmesini sağlayacağını da sözlerine ekledi.
RSS
Twitter
Facebook
Youtube
Google+
Instagram
Politik değerler Yüklenmiş Futbol Kulübü: Amed Sportif Faaliyetleri...
HAYRET ETMEMEK MÜMKÜN MÜ?
YEŞİLÇAMIN EFSANE ADAMLARI: CÜNEYT ARKIN VE YILMAZ GÜNEY...
BAKARSIN BİR GECE ÇEKİP GİTMİŞİM...
IRKÇILIĞINIZDA BOĞULUN...
KEMALPAŞA TATLISI
Amedspor konferansı ve Amedspor tartışmaları bize ne anlatıyor?
ACEP BU YOLDA...
ÇİKOLATANIN KALP VE DAMAR HASTALIKLARI ÜZERİNE ETKİSİ…
ŞAMPİYONLUK HAKSIZLIĞA İSYAN NİTELİĞİNDE…
KİME ÇALIŞAN GAZETECİLER?
TÜKETİCİ UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK (ÜCRETSİZ ARABULUCULUK)…
Aşk ve Yaşam Üzerine Aforizmalar