HABER MERKEZİ
Ninova Haber - Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Suna Yapalı, Ramazan Bayramı’nda mide ağrısı, yemek borusunda yanma, mide içeriğinin yemek borusuna gelme hissi, mide ekşimesi ve hazımsızlık yakınmasında mutlaka hekime başvurulması gerektiği uyarısında bulunuyor.
Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Suna Yapalı, Ramazan Bayramı’nda mide sağlığını olumsuz etkileyen 10 önemli hatalı alışkanlığımızı anlattı; bu hataları önlemeye yönelik önerilerini özetledi.
Doğrusu: Uzun süren açlık ve susuzluğun ardından bayram kahvaltısında canımızın istediği her şeyi tüketmekte sakınca görmeyebiliyor, hamur işinden kızartmaya kadar pek çok yemeğe yüklenebiliyoruz. Ancak kahvaltıda kızartma ve hamur işlerini abartmak, özellikle reflü, peptik ülser ve gastrit yakınmalarını tetikleyebiliyor. Bunun sonucunda; mideden yemek borusuna doğru yanma hissi, mide içeriğinin ağıza kadar gelmesi ya da ağızda acı su hissi, mide ağrısı ve hazımsızlık gibi yakınmalar gelişebiliyor. Kahvaltıda ağır yemekler yerine; haşlanmış yumurta ya da sebzeli omlet, peynir, yoğurt, tam tahıl ekmeği, domates ve salatalık gibi gıdalar tüketin.
Doğrusu: Ramazan boyunca değişen öğün saatlerinizi tekrar düzenlemeniz de mide sağlığınız için çok önemli. Çünkü öğün saatlerinin düzensiz olması kan şekeri ve insülin salgılanmasında bozukluklara, bunun sonucunda da sık acıkmaya yol açabiliyor. “Bu nedenle küçük porsiyonlar halinde günde üç ana öğünle beslenmeye özen gösterin” diyen Doç. Dr. Suna Yapalı, önerilerini şöyle sıralıyor: “Öğle ve akşam yemeğinde çorba, salata, sebze yemeği ve proteinli besinler tüketin. Protein kaynağı olarak et, tavuk, balık ya da baklagiller seçin. Ayrıca ara öğün olarak badem, ceviz, meyve ve yoğurt gibi ara öğünler tüketmeniz, ana öğünlerde besinleri büyük porsiyon olarak yemenizi önleyecektir.”
Doğrusu: Bayramlarda en sık rastlanan mide sorunlarından biri reflü hastalığı, yani mide asidinin ya da içeriğinin yemek borusuna doğru kaçışı oluyor. Hamur işi, tatlılar ve çikolatanın çok tüketilmesinin yanı sıra geç saatlerde tüketilen yiyecekler de reflüyü tetikliyor. Bunun sonucunda da mideden yemek borusuna doğru yanma, besinlerin ağıza geri gelme hissi, mide ağrısı ve hazımsızlık gibi yakınmalar artıyor. Dolayısıyla akşam yemeğini geç saatlere bırakmayın, ağır yemek yemeyin ve yemekten en az 3 saat sonraya kadar uzanmamaya dikkat edin.
Doğrusu: Bayramda bolca tüketilen yüksek karbonhidrat içeriğine sahip tatlılar sindirim sistemi problemlerine yol açabiliyor, kan şekeri kontrolünü bozabiliyor. Bu nedenle tatlıları akşam yemeği sonrası geç saatlere bırakmamalı, küçük porsiyonlar halinde tüketmeli ve günde bir porsiyonu aşmamalısınız.
Doğrusu: Ramazan’da vücudun su dengesindeki değişikler sıcakların arttığı bayram günlerinde de devam ediyor. Bayramda yetersiz su tüketimi sindirim sistemi, dolaşım sistemi ve böbreklerde sorunlara neden olabiliyor, bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebiliyor ve kilo alımına yol açabiliyor. Bayramı sağlıklı geçirmek için günde en az 2 litre su tüketmeyi asla ihmal etmeyin.
Doğrusu: Aşırı çay ve kahve tüketimi çarpıntı ile tansiyonun yükselmesine neden olabildiği gibi, vücudun su kaybını arttırıyor, ayrıca reflü yakınmalarını tetikleyebiliyor. Dikkat etmeniz gereken bir başka nokta da çay ve kahve ikilisini çok sıcak içmemek olmalı! “Sıcak yiyecek ve içecekler yemek borusunda hasara yol açarak yemek borusu kanseri için risk oluşturuyor. Çok sıcak olarak, aç karnına tüketilmesi reflüyü de tetikliyor.” uyarısında bulunan Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Suna Yapalı, şöyle devam ediyor: “Ayrıca çay ile kahveyi çok fazla içiyor ve içine şeker katıyorsanız, sadece bu ikisinin tüketimiyle günlük şeker ve kalori alımınız artacak, bunun sonucunda da kan şeker kontrolünüz bozulacaktır. Aşırı şekerli yiyecek ve içecekler ayrıca hazımsızlık, gaz ve şişkinlik gibi sorunlara da neden olabiliyor.”
Doğrusu: Bayram sofralarında vazgeçemediğimiz, ancak karbonhidrat içeriği oldukça yüksek olan baklava, revani ve kadayıf gibi aşırı şekerli, şerbetli tatlılar hazımsızlığa yol açabiliyor, çikolata da reflüyü tetikleyebiliyor. Daha da kötüsü kalp hastalarında kalp krizini tetikleyebiliyor, diyabet hastalarında kan şekerinin çok yükselmesine neden olabiliyor. Şerbetli tatlıları mümkün olduğunca tadımlık tüketmeli, sütlü hafif tatlıları tercih etmelisiniz.
Doğrusu: Kızartmalar, fast-food tarzı beslenme ve işlenmiş gıdalar reflü hastalığına davetiye çıkarıyor. Kızartılmış besinler yerine; ızgara, haşlama ya da buğulama usulüyle hazırlanmış besinler tüketmeye özen gösterin.
Doğrusu: Midemizi rahatlatacağı düşüncesiyle gazlı içecekler, özellikle de yemek sonrasında soda içmek, bayramda sık yaptığımız hatalardan. Çünkü şekerli, gazlı içecekler kan şekerini yükseltiyor, ayrıca şişkinliğe yol açabiliyor.
Doğrusu: Düzenli egzersiz yapmak metabolizmayı hızlandırıyor, kan şekeri ve kolesterolü düzenliyor, sindirimi kolaylaştırıyor. Sağlıklı yaşamın olmazsa olmazı fiziksel aktiviteye bayram süresince de devam edin. Bu bayramda dışarıya çıkamasak da evde 15-20 dakika yürümeyi ihmal etmeyin.
RSS
Twitter
Facebook
Youtube
Google+
Instagram
FUTBOLUMUZDA ETNO-SPORTİF ŞİDDET...
YANLIŞ BİLDİKLERİMİZ...
KAYBOLAN KIZ EFSANESİ…
ÖYLE ÇEK GİT...
KORKAK VE KÖR HÜKÜMET PROGRAMI...
SOKAKTAN MUTFAĞA: TAVUK KOKOREÇ...
AKP-MHP, SPOR YASASI İLE 3 BÜYÜK TAKIMIN KATARLILARA SATILMASININ ÖNÜNÜ AÇTI…
DİYARBEKİR GİBİ...
ÇİKOLATANIN KALP VE DAMAR HASTALIKLARI ÜZERİNE ETKİSİ…
RAKAMLAR HER ALANDA GERİLEDİĞİMİZİ GÖSTERİYOR…
KİME ÇALIŞAN GAZETECİLER?